Rıza Çalımbay yönetimindeki Beşiktaş, Başakşehir’in ardından Samsunspor engeline de takımladı ve üst üste 2 maçta 3 puanın sahibi oldu. Siyah-beyazlıların zorlu müsabakadaki zaferini Milliyet’in usta kalemleri kaleme aldı. Duayen isimlerden Bilal Meşe, Beşiktaş’ta Rıza Çalımbay’ın Ümraniye’deki havayı düzeltebileceğinin sinyallerini verdiğini belirtti.
İşte Samsunspor – Beşiktaş maçı sonrası yapılan değerlendirmeler…
OYNAMADAN KAZANMAK / BİLAL MEŞE
Mouandilmadji, ev sahibi takımın forvet oyuncusu değil mi? Böylesi gol yollarındaki etkili kramponlara pranga vuracaksınız, onun gölgesi olacaksınız. Attığı beraberlik golü yarım vole, olağanüstü bir vuruş tekniği… Gözünüzden kaçırdığız anda fatura ağır olur, beyler…
Eee peki siz, Beşiktaş’ın stoperleri, ne iş yaparsınız? Adam dönerek, yarım voleyle şahane bir gol atıyor, size seyretmek düşüyor. Colley, savunmadaki görevini eksik de yapsa, attığı golle Kartal’ı üç puana taşıyan isim oldu. Çok da eleştirmenin anlamı yok!
Cenk Tosun yılların golcüsü, tecrübesi… Penaltı atışında o köşeyi bulacağını, bırakın Okan, ben bile tahmin ettim. Neyse ki, ikinci vuruşla penaltıyı tamamladı, kendini affettirdi. Oyunda kaldığı süre içinde kanatta oynamasına karşın, onu penaltı pozisyonunda gördük, hepsi o kadar!
Biliyoruz ki, Kartal Yuvası Ümraniye adeta revire döndü… Biri düzeliyor, biri sakatlanıyor. Rıza Çalımbay ve ekibi handikaplarla boğuşuyor. Takım içinde güvendiği kramponlar yok değil, gelin görün ki güvendiği dağlara kar yağdı dün… Örneğin Gedson… Çabuk, ancak bu özelliğini maalesef son haftalarda öne çıkaramıyor, oyunu rakip alana yıkamıyor, topla drinlinglerde adam eksiltemiyor, top kayıpları da cabası! Tek artısı, Colley’e kritik bir dakikada galibiyet golünün asistini yapması… Nazar mı değdi ne arkadaşa?
Kuşkusuz siyah – beyazlı oyuncular iyi niyetli, ancak üç puan için bu faktör yetmiyor. Kartal vites yükseltemiyor, tempoyu bir kenara bırakın, rakibe baskı yapamıyor. O öldürücü pas trafiğinin bir hayli uzağında, üretimden oldukça yoksun… Koca doksan dakikada aklımızda kalan iki gol ve Amir’in uzaktan Okan’ın kornere tokatlığı şut kaldı, varın gerisini siz düşünün!
Bu oyunda bir benzetme vardır, “Oynamadan kazanmak” diye… Valla kimse alınmasın ama bu Kartal’ın dünkü oyunuyla müthiş örtüşüyor. Rıza Çalımbay, bu işin içinde yoğrulmuş, öyle ‘pes’ kelimesi onun lugatında yok. Biliyorum ki, Rıza hoca Ümraniye’de işi zor, ama zoru sever, Ümraniye’yi toparlar. Kartal’ı devre arası takviyelerle zirve yarışına ortak eder.
Şöyle maça bakıyorum, Mert’in yanı sıra göze batan ve mücadeleyi elden bırakmayan bir tek Amir var. Aboubakar sakatlıktan yeni çıktı, sahalara dönüş yaptı, Kartal’ın ayağa kalkmasında en büyük kozu siyahi oyuncudur.
RIZA HOCA’NIN KREDİSİ / ATTİLA GÖKÇE
Beşiktaş, kredisini tüketmiş takım. Kim söylüyor bunu? Teknik Direktör Rıza Çalımbay… Taraftarın, medyanın söylediği ve gördüğü gerçek de böyle. Rıza Hoca’nın sözlerindeki derinlik, kadronun iç gerçeklerine dayanıyor. Samsun yolculuğuna çıkarken, hem sakatlıklardan, hem de formsuzluklardan rahatsız olduğunu biliyoruz. Bir de şu: Beşiktaş maçı alırsa, sıralamada her şeye rağmen kendine yakışan bir yerde konumlanmış olacak.
Samsunpor da kredisiz ekip. Süper Lig’in futbola en çok yatırım yapan, “akademia” çalışmalarıyla hem futbolcu hem de iyi öğrenci yetiştiren kırmızı-beyazlılar, aradıkları düzeni bir türlü kuramadılar.
Maç, çaresizlerin arayışlarıyla başladı. Milli aranın da katkısıyla oyuncuların ve takımların performansında yükseliş bekleyenler umduklarını bulamadı.
Beşiktaş’ta sakatlıktan uzak duranlar, Cenk ve Aboubakar gibi kurtulanlar, evet, topa yüzde 62 sahip oldular ama, o topu kullanma konusunda hiç de iyi görünmediler. Oyun temposuz ve yavaştı. Pas sayılarına bakalım: 272’ye 470.. Bu sayıları ciddiye almıyorum. Süper Lig’de hemen bütün takımlar kendi yarı alanlarında, kendi kalecileri ve savunma oyuncuları arasında bıktırıcı ve sıkıcı pas alış verişleriyle zaman harcıyorlar. Şut sayıları da 17’ye 15… Sadece 6’şar isabet var. Üç golün dışındakileri sayarsak, kaleciler başarılı.
Beşiktaş, Cenk Tosun’un sağıyla penaltı kaçırıp Okan’dan dönen topta soluyla golü attığı zaman rahatladı. Sadece sekiz dakika sonra üst üste gelen Samsunspor şutlarında bir türlü topu uzaklaştıramadılar. Çadlı Marius Mouandilmadji’nin kalabalık içinde sağ bacağını olabildiğince yükseltip şiddetle topa vuruşundan gelen golle dengeyi sağladı. Bu gol için onu kutlamak gerek. Tam da İbrahimoviç stili.
İki takım da beraberliği bozmaya çalıştı. Hakçası, Beşiktaş savunmada çok açık veriyor, topu kazandıktan sonra pozisyonu tamamlamadan kaybediyordu. Gördük ki tedavi sürecinde Cenk ve sonradan oyuna giren Aboubakar da formundan uzaklaşmış. Chamberlain, Amir ve Gedson iyi niyetle bir şeyler yapmaya çalıştılar ama olmadı. Verimsiz ve etkisiz oyunun önemli nedenlerinden biri, sağ ve sol kanatta bekler Rosier ve Masuaku ile hücumda Onur ve Muleka’nın ritm tutturamamasıydı. Samsunspor, daha baskın oynadı ama, kazandığı kornerleri değerlendiremedi. Mert Günok’u aşamadı.
Rıza Hoca kenarda sabırla bekliyordu. Yaptığı hamlelerle oyuna biraz daha hareket getirdi. Kornerden sonra galibiyet golünü atan Colley, kale ağzında şut ve kafa vuruşu yağmurunu noktalayan kişiydi.
Öyle ya da böyle… Beşiktaş şimdilik istediğini aldı. Peki kimin kredisiyle? Rıza Hoca’ya sormalı.
Samsunpor, kadına saygı adına sık sık mor formayla oynuyor. Dün Kadına Şiddete Hayır çağrısı ile sahaya çıktılar. Hele SAYGI yazılı mor formaları sadece kız çocuklarına giydirmeleri, farkındalık yarattı. Bravo!
